MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bir yanda zillet varken diğer yanda millet var. Bir yanda ihanet, diğer yanda sadakat var. Cumhur İttifakı Türkiye'nin öz güveni, Türk milletinin atar damarı, çarpan kalbidir." dedi.
Bahçeli, partisince Çankırı Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, Çankırı'da bugüne kadar belediye başkanlığı yapanlara hizmetlerinden dolayı teşekkür ederek, artık MHP'nin zamanının geldiğini söyledi.
Ehil ve emin ellerin Çankırı'yı daha da büyüteceğini, güçlendireceğini ve güzelleştireceğini dile getiren Bahçeli, bunu Çankırı'nın geleceği için amaçladıklarını aktardı.
Çankırı'nın Orta Anadolu'nun parlayan yıldızı olduğunu ifade eden Bahçeli, "Çankırılıların vicdanı, Ilgaz kadar büyüktür. Bildiğiniz üzere Çankırı Cumhur İttifakı kapsamında değildir. Buna rağmen dilimiz, üslubumuz, takip ettiğimiz siyasi strateji hiç kuşkusuz Cumhur İttifakı'na aynen uyacak, asla çelişmeyecek, çatışmayacaktır. Çünkü Cumhur ittifakı Milliyetçi Hareket Partisi ile AK Parti'nin müşterek idaresidir. Çünkü Cumhur İttifakı, Türk milletinin kaderi, Çankırı'nın kalbidir." diye konuştu.
MHP'nin AK Parti ile aynı yolda yürüdüğünü, Cumhur İttifakı'nın istikametinin belli olduğunu anlatan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Şunu herkes bilmelidir ki AK Parti'li kardeşlerimizle aynı istikametin içerisindeyiz. Aynı yolun yolcusu, aynı ittifakın izindeyiz. Bir yanda zillet varken diğer yanda millet var. Bir yanda ihanet, diğer yanda sadakat var. Cumhur İttifakı Türkiye'nin öz güveni, Türk milletinin atar damarı, çarpan kalbidir. Duruşumuz millidir. Safında durduğumuz yer Türkiye'dir. Duyuşumuz hasbidir, hissiyatımız havidir. Mücadelemiz millet içindir. Hizmetimiz Çankırı'ya olacaktır. Sevdamız Türklük ve Türkiye'dir. Milli bekayı yaşatmak, taviz vermeyeceğimiz ilke ve inancımızdır."
- "Türk milleti bekasıyla vardır"
Devlet Bahçeli, Millet İttifakı'nı oluşturan partilerin ve bazı anket şirketlerinin seçmenin beka sorunu olmadığı ifadelerine tepki göstererek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Zillet ittifakı, bekayı duydu mu ürküyor, korkuyor, şaşkına dönüyor. Bununla da kalmıyorlar, bekayı ihmal ve inkar ediyor. Yüzsüzce bekanın millet nezdinde tutmadığını söylüyorlar. Müflis anketçiler, beka söylemine inancın olmadığını açıklıyorlar. Beka ne zamandır anketlerle ölçülüyor? Beka ne zamandır kirli ağızların polemik konusu yapılıyor? Beka payidarlıktır, var oluştur, ilelebet yaşama azmidir. Hangi büyük millet bekasına dudak bükmüştür? Hangi gelişmiş medeniyet bekasıyla arasına duvar örmüştür? Türk milleti bekasıyla vardır, var olacaktır. Türk milleti tarih boyunca defalarca rüşdünü ispat etmişse, şu güne kadar bağımsız yaşamışsa, esarete direnmişse ve köleliği reddetmişse, yıkımı elinin tersiyle itmişse bu elbette beka şuuru sayesindedir."
Bahçeli, 31 Mart seçimlerinin bir beka seçimi olduğunu vurgulayarak, bu gerçeği kimsenin hafife alamayacağını, inkar edemeyeceğini söyledi.
Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Hadi yok saydılar, hadi inkar ettiler diyelim, peki güneşi balçıkla sıvamak mümkün müdür? Dünyayı tersine döndürmek akıl karı mıdır? 15 Temmuz'da az kalsın vatan işgal edilmiyor muydu? Neredeyse iç savaş şartlarına düşmeyecek miydik? Bu ağır bir beka sorunu değil miydi? FETÖ'cüler, Türk ve Türkiye düşmanlarıyla güç birliği yapıp başkentimizi bombalamadı mı? 251 vatan evladını şehit etmediler mi? 2 bin 193 vatan evladı gazi olmadı mı? Zillet ittifakı ve yancıları kime ne anlatıyor? Şunu biliyoruz ki 15 Temmuz'a tiyatro diyenler, bekaya yüz çevirenlerdir. PKK-YPG ile aleni şekilde birlikte yürüyenler, bekayı kabullenemeyen rezillerdir. Kılıçdaroğlu'nun ağzından bir kez olsun PKK'ya, YPG'ye şiddetli tepki duyulmamıştır."
(Sürecek)