Ülkede porno yayınlamak yasadışı olsa da bu tür videolar internette sıklıkla paylaşılıyor.
Protestoyu örgütleyenler, kadınların sürekli filme çekilme stresi altında yaşamak zorunda bırakıldığını belirtiyor.
Protestoya katılan ve çoğunluğu, bu tür görüntülerin mağdurların çoğu gibi 10'lu ve 20'li yaşlardaydı. Kadınlar "Benim hayatım senin pornon değildir" pankartları taşıdı ve "Bu videoları kaydedenler, yükleyenler, izleyenler yargılansın" sloganları attı.
Çağrıcıların önerisi üzerine katılımcılar yüzlerini maskeler, güneş gözlükleri ve şapkalarla gizleyerek etkinliğe katıldı.
Protestocular sayılarını 55 bin olarak açıklarken polis ise 20 bin civarında katılımcı olduğunu duyurdu.
Protestolar Mayıs'ta 25 yaşındaki bir kadının bir erkeği gizlice fotoğraflaması nedeniyle tutuklanması üzerine başlamıştı. Kadınlar, mağdur erkek olunca polisin hızla hareket ettiğini, kadın olunca ise dosyayı kapattığını savunuyor.
Güney Kore'de 2010 yılında 1.100 kadın gizli kameralar nedeniyle polise başvururken 2017'de bu sayı 6.500'ü aştı.
2004 yılında ülkede tüm telefonların fotoğraf çekerken ses çıkarması yasal zorunluluk haline getirildi. Fakat röntgenciler bunu uygulamalar kullanarak engelleyebiliyor veya duvarlara, çantalara ve tuvaletlere küçük gizli kameralar yerleştirebiliyor.
Devlet Başkanı Moon Jae-in de bu suçun ülkede "günlük hayatın bir parçası haline geldiğini" söyledi.