KADIN

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Mynet Soran Anne Platformu

1 Bebeğinizin cinsiyeti nedir?
2 Bebeğinizin yaşını belirtir misiniz?
3 Sizlere hangi konuda yardımcı olmamızı istersiniz?
4 Öğrenmek istediğiniz farklı detaylardan burada bahsedebilirsiniz.
    Kalan mesaj: 10

    RBC nedir? RBC düşüklüğü veya RBC yüksekliği ne anlama gelir?

    Yaptırdığınız bir tahlilde pek çok farklı değer olabilir. Bazı kan tahlillerinde karşımıza çıkan RBC de bunlardan biridir. RBC vücudumuzun en temel öğelerinden biridir. Peki RBC kısaltması nedir? RBC sayısının yüksekliği ve düşüklüğü ne anlama gelir? İşte RBC yani alyuvar veya eritrosit ile ilgili merak ettikleriniz...

    Bir tahlil yaptırdığınızda, örneğin kan tahlili, doktorunuzun istediği şeylere göre tahlil sonuçlarında pek çok unsurlar ilgili sayısal değerler yer alır. Bazı kan tahlillerinde tahlilinde görebileceğiniz değerlerden biri de RBC sayısıdır. Bu değer vücudun sağlığı için çok önemlidir ve gerek düşüklüğü gerekse de yüksekliği çeşitli hastalıklara işaret edebilir.

    Sizin için RBC ile ilgili temel bilgileri derledik. RBC nedir, bsu değerin yüksek olması veya düşük olması sağlığınız açısından ne anlama gelir, alyuvarlarla ilgili problemler nasıl tedavi edilir ve dahası... Tabii nihayetinde sizin için RBC sayımınız ve tahlilinizle ilgili en doğru bilgileri doktorunuzun vereceğini hatırlatalım.

    RBC NEDİR?

    RBC, İngilizce “Red Blood Cell”in kısaltmasıdır. Türkçede alyuvar dediğimiz kırmızı kan hücreleri ya da eritrosit kanda en çok bulunan hücre türüdür. Vücutta çok önemli bir görevi vardır. Akciğerden aldıkları oksijeni, esnek yapısı sayesinde vücudun en dar yerlere, en ince damarlarla ulaşarak vücut dokularına taşır. Mikroskop altında yuvarlak ve kırmızı olması nedeniyle Türkçede alyuvar adı verilmiştir. Bir alyuvarın ortalama çapı sadece 15-16 mikron, ortalama hacmi ise 83 mikron küptür. İnsanlarda tek bir alyuvar 270 milyon hemoglobin molekülü içerir.

    Alyuvarların hücre zarındaki proteinler kişiden kişiye değişir. Bu proteinlere göre kan grupları belirlenmiştir. Yani kan grubunuzun ne olduğu alyuvarlarınızın hücre zarındaki özel proteinler ile ilgilidir.

    RBS sayısı vücudunuzdaki dokulara ne kadar oksijen gittiğinin göstergesidir. Yani RBC düşüklüğü veya yüksekliği dikkat edilmesi gereken bir durumdur. Bu nedenle RBC düşüklüğü belirtileri ile yüksekliğinin belirtilerini bilmekte fayda vardır.

    RBC DÜŞÜKLÜĞÜ NE ANLAMA GELİR VE NASIL TEDAVİ EDİLİR?

    RBC düşüklüğü yani anemi (kansızlık), kanda yeteri kadar alyuvar veya hemoglobin bulunmadığı anlamına gelir. Anemi kalıtsal da olabilir sonradan gelişen nedenlerde de olabilir. Demir eksikliği anemesi, orak hücre anemisi, talasemi (Akdeniz anemisi/Akdeniz kansızlığı), Sferositoz, Pernisyöz anemi, Aplastik anemi, Hemoliz olmak üzere türleri ve görüldüğü durumlar vardır.

    RBC’nin düşük çıkmasının hamilelik, kemik iliği ile sorunlar, lösemi, b12 vitamini eksikliği, metebolik bozukluklar aşırı sıvı tüketimi, aşırı kan kaybı, metebolik bozukluklar, kemoterapide kullanılan ilaçlar, eritropoietin eksikiliği, kanamalı enfeksiyonlar, kan kaybı gibi pek çok nedeni olabilir. B12 vitaminin yetersiz olması RBC üretim hızını düşürür ve eritrositlerde olgunlaşma bozukluğu meydana gelir.

    RBC düşüklüğü kendini vücutta çeşitli belirtilerle gösterir. Eritrist düşüklüğü kendini yorgunluk, halsizlik, baş dönmesi, nefes darlığı, baş ve göğüs ağrısı, ciltte solukluk, el ve ayaklarda soğukluk olarak gösterebilir.

    RBC değerinizin düşüklüğü durumunda doktorunuz bu durumun nedenine göre uygun bir tedavi belirler. Demir ve bakır açısından zengin gıdalar, folik asit ve a vitamini almak, spor yapmak, sigaradan uzak durmak, alkol tüketmek eritrosit seviyenizin normal aralıklarda olmasına yardımcı olur.RBC

    RBC YÜKSELİĞİ NE ANLAMA GELİR VE NASIL TEDAVİ EDİLİR?

    Yukarıda değindiğimiz gibi alyuvarlar vücuda oksijen taşırlar ancak bu alyuvar sayısının fazla olması vücudunuzdaki başka bir ciddi problemin göstergesi olabilir. Eritrosit sayısının fazla olmasının nedeni ciddi bir hastalık olabilir.

    RBC yüksekliği bir akciğer veya kalp rahatsızlığı, vücudun susuz kalması, bir böbrek hastalığı ve kanserden kaynaklanıyor olabilir.

    Polisitemia vera adı verilen bir kemik hastalığı da vücutta aşırı derecede kırmızı kan hücresi üretimine yol açar. Kan damarlarında pıhtılaşma olur ve bu pıhtıların beyne veya kalbe gitmesi durumunda ciddi hasarlar oluşabilir. Erkeklerde kadınlardan daha sık görülmektedir ve bir gen mutasyonundan kaynaklanır.

    Eritrosit yüksekliği belirtileri eklem, göğüs, baş, karın ağrısı; bulanık görme, yüksek tansiyon, kulak çınlaması, yorgunluk, güçsüzlük, ciltte kolay morarma, avuç içi ve tabanlarda hassasiyet, ciltte kaşıntı, uyku bozukluğu ve baş dönmesidir.

    alyuvar

    RBC TRANSFERİ

    İnsandan insana alyuvar transferi kan nakli aracılığı ile mümkündür ki RBC düşüklüğünüze göre doktorunuz bunun yapılmasını isteyebilir. Komple kan nakli yapılabileceği gibi alyuvarlar ayrıştrılarak da verilebilir. Tabii bu transfer öncesi kan grubunuz kontrol edilir, transfer edilecek kan hastalıklara karşı test edilir.

    RBC DEĞERİNİN NE KADAR OLMASI GEREKİR?

    RBC yani eritrosit sayımının olması gereken değer aralığı kadınlarda, erkeklerde, çocuklarda, yeni doğanlarda ve hamilelikte farklıdır. Tahlili sonuçlarında da gösterilen üst ve alt değerler şu şekildedir:

    Erkeklerde: 4.7–6.1 milyon hücre/mikrolitre

    Kadınlarda4.2–5.4 milyon hücre/mikrolitre

    Yenidoğanlarda 4.8 - 7.2 milyon hücre/mikrolitre

    Çocuklarda4.6 - 4.8 milyon hücre/mikrolitre

    Hamilelikte: Normal yetişkin hücre sayısından biraz düşük

    ALYUVARLARIN KEŞFİ

    Kırmızı kan hücrelerini ilk tanımlayan kişi 1658 yılında kurbağa kanını mikroskopla inceleyen Hollandalı biyolog Jan Swammerdam olmuştur. Onun çalışmasından habersiz olarak 1674 yılında yine bir diğer Hollandalı bilim insanı Anton van Leeuwenhoek de RBC’leri tanımlamış ve ince bir kum tanesinden 25 bin kat küçük olduğunu belirtmiştir.

    1901 yılında Karl Landsteiner A B C (sonradan O) olarak üç kan grubunu tanımladığı çalışmasını yayımlamıştır. Bir yıl sonra da Alfred von Decastello and Adriano Sturli de dördüncü kan grubu olan AB’yi bulmuştur.

    1959 yılında bir röntgen tekniği kullanan Dr. Max Perutz hemoglobinin yani alyuvarlarda oksijeni taşıyan proteinin yapısını ortaya çıkarmıştır.

    Vitrin


    En Çok Aranan Haberler